Ülkeler ve uluslar arasında kültür anlamında birçok farklılık olmasına bağlı olarak sofra adetlerinin de birbirinden farklı olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Yalnızca sofra adetleri değil ülkeden ülkeye mutfak alışkanlıkları, hazırlama ve pişirme teknikleri, lezzet farklılıkları anlamında da değişkenlikler yaşanmaktadır.

Özellikle milletlerin üzerinde yaşamakta olduğu coğrafya, onların kendilerine has farklı farklı yemek alışkanlıkları kazanmasına neden olmaktadır. Beslenme kültürlerinin; insanların yaşam biçimleri, alışkanlıkları ve coğrafi özellikler ile yakından ilişkili olduğu bilinmektedir. Elbette içinde bulunduğumuz dünya üzerinde herkes tarafından bilinen genel geçer sofra kuralları bulunmaktadır. Fakat bu durum, her milletin kendine has bir yeme-içme kültürü oluşturmasına engel olmamaktadır. Farklı kültürlerden birçok insanın aynı masa etrafında toplandığı bir yerde durum bazen karışık bir hal alabilmektedir. Bu nedenle bu tarz durumlarda genel geçer sofra adetlerini uygulamak faydalı bir çözüm olmaktadır.

Dünya üzerinde 194 ülke olduğu düşünülürse, birbirinden farklı coğrafyalarda birbirinden farklı yemek kültürlerinin ortaya çıkması kaçınılmazdır. Bu nedenle bazı ülkelerin yemek kültürlerini mercek altına aldığımız yazımızı sizler için hazırladık…

Japonya: Japonyanın sofra alışkanlıkları ve adetleri birtakım katı kurallardan oluşmaktadır. Öncelikle diğer birçok kültürden farklı olarak Japon sofra adetlerinde çatal-bıçak kullanımı yoktur. “Chopstick” adını verdikleri çubuklar yardımı ile yemeklerini tüketen Japonların bu çubukları birbirine sürtmesi misafirliğe gitmiş bulunduğu kişilere saygısızlık olarak algılanmaktadır. Aynı zamanda misafirliğe gidilen ev sahibinin tam 3 kez yemeğe başlayabileceğinizi söylemesi gerekmektedir. Aksi takdirde bu davranış kabalık olarak görülmektedir. 

Hindistan: Hintliler, sofradaki yiyeceklerin sağ el yardımı ile yenilmesi gerektiğine inanırken sol elleri ile yemek değiş tokuşu yapmayı uygun görmektediler. Aynı zamanda her öğün öncesi ve sonrasında eller yıkanmaktadır. 

Çin: Tıpkı Japonlar gibi “chopstick” kullanan Çinliler, yemeklerini tabaklarına alırken daima kendilerine yakın olanı seçerler. Ortak yiyecekler içinden güzel olanı seçmenin kabalık olduğunu düşünmektedirler. 

Tanzanya: Dünya genelinde bir yere veya bir randevuya geç gitmek saygısızca bir davranış olarak adlandırılırken, Tanzanyada bu durum tersine işlemektedir. Bu ülkede bir yemek davetine erken veya zamanında gitmek kabalık olarak değerlendirilmektedir. Her zaman 15-20 dakika geç gidilmelidir. 

Rusya: Bu ülkede herhangi bir yere yemeğe davet edildiğinizde, tabağınızda daima bir parça yemek bırakmanız gerekmektedir. Bu durum Ruslar arasında yemeği beğendiğinize işarettir. Aynı zamanda çok kibar bir davranış olarak kabul edilmektedir. 

Pakistan: Yalnızca Pakistanda değil dünyanın her neresinde olursanız olun yemek yerken ses çıkarmak büyük bir ayıp olarak görülmektedir. Fakat Pakistanda bu durum kesin ve katı kurallarla belirtilmiştir. Lokmalarınızı sessizce çiğnemeniz gerekmektedir. 

Filipinler: Filipinlerde yemeğe davet edildiğiniz yerde, masada oturacağınız yeri kesinlikle ev sahibi belirlemekte ve yemek servisini yapmaktadır. Aynı zamanda size ikram edilen herhangi bir yiyeceğin mutlaka tadına bakmanız istenmektedir. Bir yiyeceği reddetmeniz ev sahibine saygısızlık olarak değerlendirilmektedir. 

Bu ve buna benzer tariflerimizdeki kuruyemiş, zeytinyağı, lokum, draje, incir, kayısı, hurma kuru meyveleri, Türk kahvesini Ufresh web sitesinden, çikolata, kahve, salep, dünya kahvesi, bitki çaylarını Chocolate 333 web sitesinden, sunum ürünleri, masa süsleme, dekoratif mobilyaları Su Üstünde web sitesinden ulaşabilirsiniz.