İlk zeytin ağacının Yunanistan‘ın Santorini Adasında ortaya çıktığı düşünülmektedir. Zeytin ağacı kuzeyde, Anadolu üzerinden Yunanistan, İtalya ve İspanyaya; güneyde, Mısır üzerinden Kuzey Afrikaya yayılmıştır. 16. yüzyılda Kuzey Amerika ve Latin Amerika ile birlikte Çine ve Japonyaya ulaşmıştır. Yunanistanda zeytinin tarihi 4000 yıl öncesine kadar uzanmaktadır.
Zeytin ağacına ilişkin bugün elimizdeki en eski veri, Ege Denizindeki Santorini Adasında yapılan arkeolojik çalışmalara dayanıyor. Bu çalışmalarda 39 bin yıllık zeytin yaprağı fosilleri ortaya çıkarıldı. Kuzey Afrikadaki Sahra Bölgesinde gerçekleştirilen arkeolojik araştırmalarda ise milattan önce 12 bin yılına ait zeytin ağacı bulgularına rastlandı. Ancak ilk zeytin hasadının ne zaman ve hangi uygarlık tarafından yapıldığı bilinmiyor.

Tüm kutsal kitaplarda zeytin ağacı kutsallığın, bolluğun, adaletin, sağlığın, gururun, zaferin, refahın, bilgeliğin, aklın, arınmanın ve yeniden doğuşun, kısaca insanlık için en önemli erdem ve değerlerin sembolüdür. İnsanoğlunun zeytini ne zaman beslenmede kullanmaya başladığına ilişkin somut bir veri yok. Zeytin ile ilgili bulunan belgelere bakıldığında, zeytinyağının ağırlıklı olarak dini ayinlerde arınma ve kutsama maksadıyla kullanıldığı göze çarpıyor. Eski Mısır ayinleri, antik Yunanda yapılan Eloisis şenlikleri bunun en belirgin örnekleri. Bugün bile, kimi ezoterik (batıni) toplulukların ritüellerinde zeytinyağının bulunması, belki de bu yüzden. Eski metinler incelendiğinde, zeytinyağının diğer bir kullanım amacının da günlük vücut temizliği olduğu dikkat çekiyor.

Zeytinyağı ile ilgili en bilinen mitolojik hikaye Parthenon alınlığında bulunan kabartmalarda resmedilir. Öyküye göre, Atina şehrinin tanrısı bir zeytin dalı sayesinde belirlenir. M.Ö.17.yyda kurulan site devleti Atinayı hangi tanrının koruyacağı tartışması gündeme gelince Zeus Tanrılar Meclisini toplar. Alınan karara göre yeni kente en değerli armağanı veren tanrı veya tanrıça yarışmayı kazanıp Atinanın koruyucusu olacaktır. Yarışı kazanmaya kararlı olan deniz tanrısı Poseidon denizden savaşlarda çok işe yarayacak bir at yaratır ve meclisin dikkatine sunar. At, neredeyse rüzgar kadar hızlı koşabilmesi ve güçlü görünümüyle gerçekten göz kamaştırıcıdır. Akıl, bilim ve sanat tanrıçası Pallas Athenanın hediyesi ise bir zeytin dalıdır. Bu ağaç büyüyüp yüz yıllarca yaşayacaktır. Ağacın meyvesinden, lezzetli yemekler hazırlanmasına yardımcı olacak sağlıklı bir sıvı elde edilecektir. Bu sıvı yaraları iyileştirecek, geceleri aydınlık saçacak, sıcak havalarda gölgesiyle insanları kucaklacak, odunuyla onları ısıtacaktır. Yarışın galibi Athena olur. Ağaç Akropolise dikilir. Barışın sembolü zeytin ağacı yerleşik kültürün ve bereketin de temsilcisi olmuştur artık. Bir süre sonra ise Poseidonun Atinaya hakim olamamasını hınçla karşılayan oğlu Halirrothios, hediye edilen zeytin ağacını kesmek için elindeki baltayı sallar fakat büyülü bir şekilde balta ters döner ve Halirrothiosun kafasını keser.
Türk mutfağının vazgeçilmezleri arasında kahvaltı, kahvaltının vazgeçilmezleri arasında ise zeytin bulunur. Krallara layık sofralar kurmak istediğinizde zeytinin türevleri mutlaka orada bulunur. Siyah zeytin, yeşil zeytin, dolma zeytin dediğimiz içine kırmızıbiber, salam gibi malzemelerin doldurulduğu zeytinler sık tüketilen zeytin çeşitleri arasındadır. Akdeniz ve Ege insanının kıskandıran gençlik formülünün tek cevabı olması, besleyici meyveler arasında ilk sıralarda yer alması, güne enerjik ve zinde başlamanıza yardım etmesi, vitamin ve mineral yönünden zengin olması gibi nedenler zeytini yüzyıllardır vazgeçilmez yapmaktadır.

Zeytinin dolaşım sistemi üzerinde olumlu anlamda müthiş etkileri bulunur. Serbest radikallerin kolesterol üzerinde bilinen çok büyük olumsuzlukları vardır. Bu radikallerin fazlalığı damar sağlığını tehdit ederek kalp krizi riskini arttırır. Zeytin, içeriğinde serbest radikallerle savaşan antioksidanlar bulundurduğundan dolayı damar sağlığını korur, böylece kalp krizi riski azalır. Zeytin sayesinde kalp damar sağlığını koruyabilirsiniz. Kalpte ritm bozukluğu sorunu yaşayanlara zeytin tüketimi tavsiye edilir. Zeytin hem meyvesiyle hem de meyvesinden elde edilen yağ sayesinde kan hücrelerinin sağlıklı kalabilmelerini destekler. Kanserin gelişiminde önemli rol oynayan faktörlerden ikisi kronik oksidatif stres ve kronik enflamasyondur. Zeytinin içeriğinde bulunan antioksidanlar anti enflamatuar özellikler kanserle savaşta ön plana çıkmaktadır. Bu anlamda zeytinin bol ve düzenli şekilde tüketimi sağlığın korunması adına önerilmektedir. Son yıllarda yapılan araştırmalar sızma zeytinyağının kolon kanserini önlemede etkili olduğunu ortaya koymaktadır. Ayrıca zeytin DNAların korunmasında etkin rol oynayan sayılı besin maddeleri arasındadır. Kötü kolesterolün en büyük düşmanı olarak bilinen zeytin, yeterli tüketimiyle kolesterolü dengede tutmaya yardımcı olur.
100 gr yeşil zeytin (yaklaşık 50 adet);
- 145 kalori
- 15 gr yağ
- 4 gr karbonhidrat
- 1 gr protein
- 92 mg Omega 3 yağ asitleri
- 1215 mg omega 6 yağ asitleri
- 3.3 gr besin lifi (günlük ihtiyacın %13ü)
- 393 IU A vitamini (günlük ihtiyacın %8i)
- 3.8 mg E vitamini (günlük ihtiyacın (%19u)
- 1.4 mcg K vitamini (günlük ihtiyacın %2si)
- 0.2 mg niasin (günlük ihtiyacın %1i)
- 3 mcg folat (günlük ihtiyacın %1i)
- 52 mg kalsiyum (günlük ihtiyacın %5i)
- 0.5 mg demir (günlük ihtiyacın %3ü)
- 11 mg magnezyum (günlük ihtiyacın %3ü)
- 42 mg potasyum (günlük ihtiyacın %1i)
- 0.1 mg bakır (günlük ihtiyacın %6sı)
- 0.9 mcg selenyum (günlük ihtiyacın %1i) içerir* (1).
* Yukarıdaki rakamlar USDAin 2000 kalorilik diyeti baz alınarak oluşturulmuştur. Kişilerin vitamin, mineral, protein, kalori ve diğer besin ihtiyaçları sağlıklarına, yaşlarına ve cinsiyetlerine göre farklılıklar gösterebilir.